Menü

ADS

24 Şubat 2011 Perşembe

5.SINIF GERÇEKLEŞEN DÜŞLER KONU ÖZETİ

GERÇEKLEŞEN DÜŞLER KONU ÖZETİ (5. SINIF)
BULUŞLAR VE TEKNOLOJİK GELİŞMELER
Mucit; yeni bir buluş ortaya koyan, icat eden kişiye mucit denir. Buluş(İcat), bir şeyi ilk kez ortaya koymaya veya icat edilmeye denir. Buluşlar, insanoğlunun ihtiyaçlarınıkarşılama ve karşılaştığı problemleri çözme gayret ve merakından doğmaktadır. Bununla beraber, planlı ve sürekli bir çalışma gerekmektedir. Buluşlar ve icatlar insan yaşamını kolaylaştırır ve değiştirir. Teknoloji bilimsel bilgilerden yararlanarak insan oğlunun ihtiyaçlarına uygun alet ve araçların yapılması ya da üretilmesi için gerekli bilgi veyetenektir. Bilim ve teknoloji arasında sıkı bir ilişkivardır. Buluşlar, teknolojik gelişmeler sayesinde zamanla gelişmiş ve işlevleri artmıştır. Buluşların çok azı tesadüf sonucu ya da aniden ortaya çıkmıştır. Buluşların ortaya çıkması için insan oğlunun belli bir bilimsel ve teknolojik birikime sahip olması gerekmiştir. Günümüzde buluşların çoğu, daha önce yapılan çalışmaların, birikimlerin ve aletlerin geliştirilmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
BULUŞLARIN HAYATIMIZA ETKİLERİ:
1. Olumlu Etkileri:
Günlük hayatımızda pek çok teknolojik buluşu kullanmaktayız. Bu buluşlar iletişimden sağlığa, eğitimden ulaşıma, beslenmeden eğlenceye kadar bir çok alanda yaşantımızı kolaylaştırmaya devam etmektedir. İnsanlar, yeryüzünde var oldukları ilk çağlardan itibaren çevresini incelemeye ve ondan yararlanmaya çalışmıştır.Beslenebilmek için büyük çabalar sarfetmişlerdir. İlk çağlarda insanların kullandığı aletleri taşları yontarak yapmışlardır.
Ancak, yıllar geçtikçe alet yapma tekniklerini geliştirmişlerdir. Taş aletlerin bir ucu kesme işlemleri
için sivriltip diğer ucunu ise elle tutmak için yontmuşlardır. Göçebe hayatı terk ederek yerleşik yaşam
geçen insanlar evler, köyler ve şehirler kurmuşlardır. Toprağı ekmeyi öğrenmiş. Buğday, arpa,
mısır, mercimek gibi tahılları yetiştirip beslenmelerinde kullanmışlardır. Koyun, keçi,
sığır ve at gibi bazı hayvanları evcilleştirmişlerdir. İnsanlık tarihinin en önemli buluşu ateştir. Ateşin bulunmasıyla birlikte, insanlar yemek pişirme, ısınma gibi pek çok alanda ateşi kullanmaya başlanmışlardır.
İnsanların ilk önemli buluşlarından biri de tekerlektir. Tekerlek ilk olarak çömlekçi çarkı olarak kullanılmıştır. Tekerlekli arabaların yapılması insanların yaşamında büyük kolaylıklar sağlamıştır.Tekerlekle birlikte insanların yaşamını kolaylaştıran pek çok araç bulunmuştur. Bu araçlar zamanla geliştirilmiş ve
günümüzdeki bilgi ve teknoloji seviyesine ulaşılmıştır. Elektrik de önemlibuluşlardan bir diğeridir. İlk insanlar geceleri aydınlanmak için ateş yakmışlardır. Daha sonra- gece aydınlanmalarında mum ve gaz yağı kullanmıştır. Petrolün bulunması ile gaz lambası ve lüks gibi aydınlatma araçları bulunmuştur. Aydınlatma alanındaki en önemli buluş ise Edison’un elektrikle çalışan ampulü bulması ile olmuştur.


İnsanlar elektirik ve ampul sayesinde evlerini ve iş yerlerini geceleri de aydınlatmaya başladılar. Bu sayede işlerini gece de yapma olanağı elde ettiler. Sanayi alanında yapılan en büyük buluş, buhar makinesinin icadı olmuştur. Buhar gücünün makinelerde kullanılmasıyla sanayi çağı başlamıştır. Bu sayede geliştirilen gemi, otomobil , uçak yapımı ticaret ve ulaşımda büyük kolaylıklar sağlamıştır. Ulaşımda da teknolojik gelişmeler sağlayarak insanların zamanı daha verimli kılmaya başlamışlardır.Büyük yollar, su kanalları, köprüler yaparak ulaşımda büyük kolaylıklar sağlamışlardır.Eskiden aylarca at üstünde giderek ulaşabildiği bir yere günümüzde uçakla birkaç saat sonra ulaşabilmektedir. Bilgisayar ve internetin keşfedilmesi ile bilgi
çağı başlamıştır. Bilgisayarlarda bilgiyi depolama, internet ile de kısa sürede bilgiyi paylaşma ve aynı zamanda bu bilgilere ulaşma olanakları da arttı Giderek artan insan nüfusunun barınması için dev apartmanlar yapıldı. Bu apartmanların ısınması için kalorifer sistemleri kuruldu. Evimizde kullandığımız teknolojik aletler hayatımızı hiç düşünemediğimiz kadar kolaylaştırmaktadır. Örneğin fırında hazırladığımız
bir yemek pişerken, aynı zamanda ortaya çıkan bulaşıkları bulaşık makinesinde yıkayabiliyoruz.Bulaşıklar yıkanırken televizyon izleyebiliyor ya da bulaşıklar yıkanırken, yemek pişerken elbiselerimizi ütüleyebiliyoruz. Buradan da anlaşılıyor ki evde kullandığımız teknolojik aletler hayatımızda çok büyük kolaylıklar sağlamıştır. Günümüzde sağlık alanında da bir çok buluş ve icatları görmekteyiz. İnsanların yakalandıkları hastalıkların tedavisi ya da teşhisi için sağlık çalışanları bir çok teknolojik aletleri
kullanmaktadır. Örneğin, doktor bizi muayene ederken stetoskop kullanır.Röntgen veya MR cihazı ya da tahlil makineleri yardımı ile hastalığımıza teşhis konulur. Ayrıca günümüzde ameliyatlarda da bir çok teknolojik gelişmeler takip edilmektedir.Hastalığımızın tedavisinde kullandığımız ilaçlarda olumlu buluş ve
icatlardandır.
2. Olumsuz Etkileri:
Günlük yaşamımızda buluş ve icatları sık sık kullanırız. Buluş ve icatların olumlu yönleri olduğu kadar
olumsuz yanları da vardır. Teknolojinin zararları, teknolojiden yararlanma durumuna göre değişmektedir. Bilgisayar başında çok fazla zaman geçirirsek göz ve beden sağlığımız bozulabilir. Arkadaşlık ve aile içi iletişimizde olumsuzluklar ortaya çıkabilir. Sosyal yönümüz gelişmeyebilir. Otobüs, uçak, metro, otomobil, motosiklet gibi bir çok ulaşım araçları hayatımızın her alanına girmeye başlamıştır. Bu taşıtlarda sürekli teknolojik gelişmeler olmaktadır.Ancak bu araçları kullanırken kurallara uymadan ve çok hızlı kullanırsak kazalara neden olabilir. Bu da can ve mal kaybına yol açmaktadır.Ayrıca, ulaşım araçları havayı, toprağı ve suyu kirletmekte ve gürültü kirliliğine yol açmaktadır.


Evimizdeki elektrikli araçları doğru kullanmadığımızda hayatımız tehlikeye girebilir. Savaş uçakları, atom bombası vb. buluş ve icatların olumsuz yanlarındandır. İkinci Dünya Savaşı’nda Japonya’ya atılan atom bombası yüz binlerce insanın birkaç dakika içerisinde ölümüne yol açmıştır. Yapılan büyük yollar ve hava kirliliği ormanların yok olmasına neden olmaktadır. Ormanlarla birlikte pek çok canlı türü de yok olma
tehlikesiyle karşı karşıyadır. Teknolojinin yol açtığı küresel ısınma ve iklimdeğişikliği nedeniyle bir çok hayvan türünün nesli tükenmek üzeredir. Teknolojinin neden olduğu kirlilik insan sağlığını da tehdit etmektedir. Hava, su ve toprağın kirlenmesi başta astım ve çeşitli kanser türleri olmak üzere pek çok hastalığın artmasına neden olmuştur. Bu yüzden insanların sağlık
harcamamaları da artmaktadır. Hayatımızı hem olumlu hem de olumsuzyönde etkileyen buluş ve icatlarda vardır. Örneğin, cep telefonları iletişim alanında insanlara kolaylık sağlar. Fakat uzun süre kullanıldığında yaydığı radyasyon nedeniyle insan sağlığına zarar verir. Televizyon, yakın mesafeden
izlendiğinde gözlerimizi bozar. Kredi kartları hayatımızı kolaylaştıran teknolojik gelişmelerinden birisidir. Ancak gelirimizin çok üzerinde harcama yapmak, ekonomik durumumuz, ruh sağlığımız ve aile
hayatımızda çok büyük sıkıntılar ortaya çıkarabilir. İlaçlar doktor tavsiyesi ile kullandığımızda olumlu etkisi görüldüğü gibi, doktor tavsiyesi olmadan her aklımıza geldiğinde kullandığımızda sağlığımıza zarar verebilir. Birçok teknolojik buluşun üretildiği büyük tesisler olan fabrikalar, gerekli önlemler alınmadığında, canlı yaşamını tehdit eden büyük çevre felaketine yol açabilir.


MUCİTLER VE BİLİM ADAMLARI
Bilim: Evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak sonuçlar çıkarmaya çalışan düzenli bilgidir. Bilim Adamı: Bir soruna çözüm bulmak için
harekete geçen kişidir. Bilim İnsanının Özellikleri:


- İyi bir gözlemcidirler.
- Şüphecidirler. Olup biteni olduğu gibi kabul etmezler.
- Eleştiricidirler ve eleştiriye açıktırlar.
- Meraklı, sorgulayıcı ve araştırmacıdırlar.
- Sabırlı ve kararlıdırlar. Bu nedenle çalışmalarını, sonuca ulaşıncaya kadar sürdürürler.
- Planlıdır.Zamanı verimli kullanırlar.
- Tarafsız(gerçekçi) ve önyargısızdırlar.
- Geniş bir hayal ve yorumlama gücüne sahiptirler.Düşünüp yeni fikirler üretirler.
- Gerçeklerden ödün vermeden savunurlar.
- Hata yapmaktan korkmazlar.


Bilim insanı bilimsel bir çalışma yaparken şu basamakları izler;
1. Merak ettiği araştırmanın başlangıcında problemi belirler.
2. Problemle ilgili olayları izler, gözlem yapar.
3. Problemle ilgili deneyler yaparak küçük sonuçlar çıkarır, tahminlerde bulunur.
4. Bulunduğu sonuçlarla ilgili genelleme yapar, ilkeler bulur.
5. Bulunan ilkeleri yeni deneylere uygulayıp doğruluğunu kanıtlar.Eğer kesin sonuçlara ulaşırsa bu tüm dünyada kabul edilir, kanunlaşır.


Bilim insanları hedeflerine uzun araştırmalar ve çalışmalar yaparak ulaşmışlardır. Her çalışma
olumlu sonuçlanmış veya bazı çalışmalar sonunda farklı buluşlara ulaşılmıştır. Bilim insanları, sahip oldukları bilgilerle yetinmeyip problemin çözümüne yönelik değişik kaynaklardan bilgi toplamayı da ihmal etmez. Başka bilim adamlarının görüş ve bulgularından da yararlanırlar. Doğru yöntemleri bulmaya
çalışarak zaman kaybını en aza indirmeye çalışırlar.


BİLİMİN ÖNCÜLERİ:


Thomas Edison:Bini aşkın buluş yapan; elektrik ampulünü, fonografi ve film gösterme makinelerini geliştiren Amerikalı mucittir. Havası boşaltılmış bir ortamda ışık yayan ve düşük akımla çalışan ampul yapmayı başarmış bir bilim adamıdır.


Louis Pasteur: Fransa da doğmuş bu bilim adamı fizik, kimya ve tıp alanındaki çalışmaları ile tanınmıştır.
İnsan ve hayvanlarda görülen şarbon, tavuk kolerası ve kuduz hastalıkları ile, bağışıklık mekanizması ve aşı hazırlama teknikleri üzerinde çalışmıştır.Pasteur’un tüm dünyada tanınmasını sağlayan buluşu ise kuduz aşısıdır.Kuduz aşısı diğer aşıların da önünü açmıştır.


Madam Curie: Polonyalı ünlü kadın fizikçidir. Kanser hastalığını tedavi eden radyoaktivite ışınlarını bulmuştur. Bilim dalında Nobel Ödülü’nü iki kere alan ilk bilim insanı olmuştur.


Guglielmo Marconi: İtalya’da doğan bu bilim adamı ilk başarılı telsiz telgraf sistemini geliştirmiştir. Kısa dalga radyo iletişimi üzerinde yaptığı çalışmalarla modern radyo yayımcılığının gelişmesini sağladığından, radyonun babası olarak tanınmıştır. Albert Einstein: Yüzyılımızın önemli isimlerinden birisidir. O,
ilk defa Galileo tarafından dile getirilen fakat kendisinin geliştirdiği İzafiyet Teorisi, ayrıca madde-enerji ilişkisini veren ünlü denklemi ile tanınmaktadır.Einstein, sadece iyi bir fizikçi değil aynı zamanda yetenekli bir matematikçiydi.


Isaac Newton: İngiltere’de doğmuştur. Fizik, matematik, astronomi alanlarında buluşlar yapan, büyük bir mucittir. Bilimin gelişmesine büyük katkısı olmuştur. Fiziğin en temel konularından biri olan madde-enerji arasındaki ilişkiyi açığa çıkarmaya çalışmıştır.Aynalı teleskopu geliştirmiştir.Evrensel kütle çekim kanununu ortaya atmıştır.


Galileo:Fizik, matematik ve astronomi gibi konularda çığır açan çalışmalar yapmış ve ilgisi daha çok hareket üzerine yoğunlaşmıştı. Teleskopu astronomik alanda kullanan ilk bilim adamıdır. Güneşi gözlemlemiş ve Güneş üzerinde bulunan gölgelerin Güneş’in üzerinde yer alan lekeler olduğunu kanıtlamıştır.Kısaca, 30 kez büyüyen teleskopu yaptı. Termometreyi, sarkacı buldu.


Pascal: Küçük yaşta kendini gösteren bir deha örneğidir. Henüz 12 yaşında iken, hiç
geometri bilgisine sahip olmadığı halde daireler ve eşkenar üçgenler çizmeye başlayarak, bir üçgenin iç
açılarının toplamının iki dik açıya eşit olduğunu bulmuştur.16 yaşındayken geometri ve fizik
kitapları yazmıştır. 19 yaşında ise aritmetik işlemlerini mekanik olarak yapan bir hesap makinesi icat etmiştir.


Alexander Graham Bell:Telefonun icat etmiştir. Graham Bell aslında, sağırların sessizliğini ortadan kaldırmaya çalışıyordu. Bunu başaramadı ama telefonla birbirinden kilometrelerce uzaktaki insanların birbirlerini duymalarını sağlayan telefonu bulmuştur.


Alfred Nobel: Dinamitin mucidi olarak bilinir. Servetinin bir kısmını her yıl insanlığa hizmette bulunanlara sunulmasını vasiyet etti.Bu ödüller fizik,kimya, tıp yada fizyoloji, edebiyat ve barışa hizmet olmak üzere toplam beşdalda verilmektedir. 1900 yılında İsveç Hükümeti Nobel Vakfı’nı kurdu. Bu yıldan sonra da Nobel ödülleri düzenli olarak verilmeye başlandı.


Samuel Morse: 1936’da çalışan ilk telgraf örneğini bitirdi. Morse ayrıca bir su kütlesi üstünden, demiryolu altından ve iletken herhangi bir şeyden sinyal gönderebilen radyo telgrafın icadına öncülük etti.Kendi adını verdiği bir telgraf kodu tasarladı.


Alexander Fleming: Öldürücü bakteriyel hastalıklarla savaşabilen ilk antibiyotik olarak tarihe geçen “penisilin”i bulmuştur.


Wilhelm Condrad Röntgen: Röntgen adı X- ray ışınlarının keşfederek sağlık alanında büyük bir buluş gerçekleştirmiş bilim adamıdır.


Charles Francis Richter: Bugünde kullandığımız depremin şiddetini(büyüklüğünü) ölçmeye yarayan, kendi adıyla anılan “RichterÖlçeğini” geliştirmiştir.


Piri Reis: Eşsiz bir harita ve deniz bilimleri üstadı olmasının yanı sıra, Osmanlı tarihinde izler bırakmış kaptandır. 1513 tarihli ilk dünya haritasını çizdi. Derlediği denizcilik notlarını bir Denizcilik Kitabı(seyir kılavuzu) olan Kitab-ı Bahriye’de bir araya getirdi.


Farabi: Doğa bilimleri ve felsefe tarihi alanında yaklaşık 100 eser yazdı. Felsefe ve mantık alanında yaptığı çalışmaları ile büyük ün kazanmış bir bilim adamıdır.


İbn-i Sina(lokman hekim): Felsefe, matematik, astronomi, fizik, kimya, tıp ve müzik gibi bilgi ve beceri gerektiren çeşitli alanlarda çalışmalar yapmıştır. “Tıbbın Kanunu” adlı eseri XII. Yüzyılda Latince’ye
çevrildi. İbn-i Sina 700 yıl Avrupa’nın tıp hocası oldu.


Cahit Arf:Şu anda kullandığımız 10 liraların arkasında fotoğrafı yer alan Cahit Arf, dünyaca ünlü bir
matematikçimizdir. Kendi adıyla bilinen matematik kuramları ile dünya çapında tanınır.


Prof. Dr. Gazi Yaşargil: 1925’te Diyarbakır’da doğmuş Türk bilim adamıdır. Beyin ev sinir sistemleri
üzerine yaptığı çalışmalarla tıp alanında çok önemli buluşlar gerçekleştirmiştir. Microcerrahiyi beyinle ilgili hastalıklarda uygulayarak çok zor ve hassas bölgelerdeki tümörlerin alınabileceğini kanıtlamıştır. Bu başarılarından dolayı Dünya Beyin Cerrahları Birliği tarafından “yüzyılın adamı” seçilmiştir.


Prof. Dr. Mehmet Öz: 1960’ta Konya’da doğmuştur. Kalpdamar cerrahıdır. Kalp ve damar hastalıkları üzerinde yaptığı çalışmalardan dolayı “yılındoktoru” seçilmiştir. Mehmet öz halen Amerika’da meslek
yaşantısını devama ettirmektedir.


Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu: 1935 yılında doğan Oktay Sinanoğlu kimya ve biyoloji alanında çalışmaları bulunan bilim insanımızdır. 50 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını bilim dünyasına kazandırarak 28 yaşında profesör unvanını aldı.


Feza Gürsey: Kuramsal fizik alnındaki çalışmalarını atom çekirdeğini oluşturan parçacıklar arasındaki temel etkileşmelerin ve bu parçacıkların iç yapısının incelenmesi üzerinde yoğunlaştırmış ünlü bir
fizikçimizdir.


ATATÜRK’ÜN BİLİM VE TEKNOLOJİYE VERDİĞİ ÖNEM
Kendi yer altı ve yer üstü kaynaklarını işleyip, kazanca dönüştüremeyen, kendi toprağını ekemeyen, kendi sanayisini kuramayan devletler, kesinlikle gelişemez. Atatürk bu gerçeği bildiği için “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir” ve “İlim, fen ve uzmanlık nerede varsa, sanayi nerede varsa gidip, öğrenmeye mecburuz. Bilim ve teknik nerede ise oradan alacağız ve herkesin kafasına koyacağız. Bilim ve teknik için kayıt ve şart yoktur.” demiştir.Ona göre bilimin milleti yoktur. Daima bilimsel ve teknolojik gelişmelerin
takipçisi olmamızı öğütlemiştir. Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişmiş ülkeler düzeyine çıkabilmesi ve çağı yakalayabilmesi yolunda en gerçek yol göstericinin bilim ve fen olduğunu söylemiştir.Atatürk bilime ve teknolojiye önem verdiğini sadece sözleriyle değil, bu alanda yapmış olduğu bir takım uygulamalarıyla da göstermiştir.
< 1936-1937 yıllarında kendi eliyle “Geometri” adlı bir kitap yazmıştır.
< 1933’te ziraat(tarım) alanında bilimsel çalışmalar ve gelişmeler yapmak üzere Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü kuruldu.
< 1935’te yer altı kaynaklarının araştırılmasıiçin Maden tetkik Arama Enstitüsü (MTA) ve Etibank kurulmuştur.
< İlköğretim devlet eliyle zorunlu ve parasız hale getirilmiştir.Her yaştan kişiye okuma-yazma öğretmek amacıyla “Millet Mektepleri” açılmıştır.
< 1932’de Türk Dil Kurumunu kurdurmuştur.
< Mesleki ve teknik eğitime önem verilerek erkek ve kız sanat ve meslek okulları açılmıştır.
< 1935’te Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi açılmıştır.
< 1925’te “İstikbal göklerdedir” diyerek Türk Hava Kurumu’nun kurulmasını sağlamıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder