Edebiyatımızda Otuz Beş Yaş şairi olarak tanınır. Desem Ki ve Gün Eksilmesin Pence-remden adlı şiirleri de meşhurdur.
Cumhuriyet devri Türk şiirinin öncülerinden sayılır.
Hece veznini alışılmış duraklara bağlanmadan, yeni bir uyumla ve başarıyla kullanan şairdir.
Çoğunlukla hece vezniyle ve kâfiyeli şiirler yazmış, ses, şekil ve anlam bütünlüğüne önem vermiştir.Buna rağmen bu konuda önyargısı yoktur. Ölçülü veya serbest her türlü şiirin güzel olabileceğine inanır.
Garipçilerin etkisiyle serbest şiirler de yazmıştır.
“ Güzel Türkçeyi “ şiirin baş meselesi olarak görür. Bu yüzden şiirlerini sade, yalın, duy-gulu, canlı ve temiz bir konuşma diliyle yazar.
Şiirlerinin çoğunda kendi karamsar hallerini , iç sıkıntılarını, kuruntularını, korku ve özleyişlerini anlatır. Bunlar ölüm ile yaşama sevinci arasında gelir gider.
Sanat için sanat anlayışına bağlı olduğu için sosyal konulara birkaç şiiri dışında yer ver-memiştir. Günlük tasalar, aşklar, mutluluklar veya gündelik olaylar şiirlerinin konusunu meydana getirir.
Romantizmden sembolizme ( Fransız şiirinden Baudleaire, Verlaine gibi sembolist-lerden etkilenmiştir ) değişik akımlara açık, uyumu ve şekli önemseyen bir şiiri geliştir-miştir. Halk kültürümüzden de faydalanmış, şiirlerinde bol ve güzel halk deyimleri kul-lanmıştır.
Ölüm şairi denince akla gelenlerin başındadır.
ESERLERİ:
Şiir:
Otuz Beş Yaş
Düşten Güzel
Ömrümde Sükut
Sonrası
Mektup:
Ziya’ya Mektuplar ( Ziya Osman Saba’ ya yazdığı edebi mektup-
ların toplandığı eser )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder