ANLATIM BOZUKLUKLARI
- SÖZCÜĞÜN
YANLIŞ ANLAMDA KULLANILMASI
·
Çocuğun saçları
çok büyümüştü.
·
Camdan yankılanan
ışık, gözlerimi kamaştırdı.
·
Çocukluğundan
beri şu çekimserliği atamadı.
·
Bugüne kadar
önüne çıkan olasılıkları değerlendirememişti.
·
Böyle konularda
gençleri azımsamak doğru değil.
·
Maçın oynanacağı
stadyumda gerekli önlemler alındı.
·
Böyle
ameliyatlarda hastanın ölüm şansı daha azdır.
·
17 Ağustos 1999
yılını hiç unutmayacağız.
·
Mavi gömleğinizin
üzerine giydiğiniz kravat çok güzeldi.
·
Zengin ile fakir
arasındaki ayrıcalık giderilmelidir.
·
Fiyatlar çok
pahalı olduğu için satışlar çok durgun.
·
Nüfusun hızla
büyümesi ülkenin gelişmesini yavaşlatır.
·
Kaleci,
dikkatsizliği yüzünden takımının yenilmesini sağladı.
·
Bu Türkiye’ye
özel bir durumdur.
·
Son anda
direksiyonu çevirerek kazanın önlenmesine sebep oldu.
·
Kimin haklı
olduğu, tartışma sonucunda belli olur.
- GEREKSİZ
SÖZCÜK KULLANILMASI
·
Kulağına yavaşça
bir şeyler fısıldadı.
·
Her tarafı
yeniden, bir kez daha gözden geçirmeliyiz.
·
Karşılıklı
mektuplaşmamız iki yıldan beri devam ediyor.
·
Çiçeği burnunda
taze gelin geliyor karşıdan.
·
Bugün mevcut
sorunlarımıza çözüm arayacağız.
·
Maçı
kaybedeceğimizi önceden tahmin etmiş.
·
Onun bu ay
geleceğini umut ediyorum.
·
Şaşırtıcı
sürprizler hazırladık sizin için.
·
Buralara ayda
yılda bir, seyrek olarak geliyorsun.
·
Bu firmaya da başvuru da bulunduk.
·
Sinsi bakışlı o
adamdan çok kuşku duyuyorum.
·
Konuşmacının o
tatlı sesi hepimize etki etti.
·
Anlatıcı
sözcükleri dikkatle seçmeli, bunları yerinde kullanmalıdır.
·
Kutuplarda hava
sıcaklığı sıfırın altında eksi otuz derece civarında seyreder.
·
Adam bizi uzun
süre izleyerek takip etti.
·
Sanıyorum galiba
gelmeyecek.
·
Türkçede; Farsça
ve Arapça dillerinden gelmiş birçok sözcük vardır.
·
Bu çiçeği anneme
kardeşimle birlikte aldık.
·
Kalitesiz mallar
geri iade edilecek.
·
Yaptıklarını
kendi ağzıyla itiraf etti.
·
Yüksek sesle
bağırma, sağır değilim.
·
Bu yol yaya
yürümekle bitmez.
·
Seninle aynı
yaşıt olduğumu bugün öğrendim.
·
İlk defa geçen
hafta bazı yolsuzlukları fark ettik.
·
MEB, OKS
sınavının bir hafta geriye alınmasına karar verdi.
- ÇELİŞEN
SÖZCÜKLERİN, SÖZLERİN KULLANILMASI
·
Sanırım bunca
sıkıntı mutlaka en çok onu üzmüştür.
·
Bundan aşağı
yukarı tam on gün önceydi.
·
Kesinlikle
istediğim okulu kazanabilirim.
·
Ben genellikle
hiç yalan söylemem
·
Tahmin ediyorum
sen bu işi akşam kesinlikle bitirirsin.
·
Elbette onunla
birlikte gitmiş olabilirler.
·
Eminim bu kitabi
benden önce o okudu galiba.
4.SÖZCÜKLERİN
YANLIŞ ANLAMDA KULLANILMASI
·
Bir hafta içinde
yapımı tamamlanan mağaza hizmete açıldı.
·
Zabıtalarca kaçak
olarak kesilen koyun etleri imha edildi.
·
Bugünlerde
nedense, çok başım ağrıyor.
·
Öğrenimini
tamamlayınca hemşire olarak doğduğu bu ilçede çalışmaya başladı.
·
Yüzme, en iyi
denizde öğrenilir.
·
Ağrısız kulak
delinir.
·
Yeni okula
başlayan binlerce öğrenci geleceğe güvenle bakmamızı sağlıyor.
·
Her yolda kalan
insana yardım edemeyiz.
·
Yeni eve
gelmiştim ki telefon acı acı çalmaya başladı.
·
Alınan bu karar,
savaşta askerin daha çok ölmesine yol açtı.
5.DEYİMLERİN
YANLIŞ KULLANILMASI
·
Doktor, çocuğu baştan
tırnağa muayene etti.
·
Konuşmacı,
izleyicilerden birinin çok haklı itirazlarına göz yumdu.
·
Polisi gören
hırsızın etekleri zil çaldı.
·
Bu olay olunca
müdür beyin kan tepesine sıçradı.
·
Hepsinin açlıktan
midesi zil çalıyor.
6.TAMLAMA
YANLIŞLARI
·
Öğretmenlerden
hepsi toplantıya katılmış.
·
Orhan Bey, okulumuzun
kurucu ve müdürüdür.
·
Depremzedelere
her türlü tıbbi ve gıda yardımı yapıldı.
·
Toplantıya elli
banka temsilcileri katıldı.
·
Tüm sorunlarımızı
karşılıklı hoşgörü ve birlik içinde halletmeliyiz.
·
Bu bölgede yüksek
dağlar, ovalar ve ırmaklar vardır.
·
Çorba ve havuç
salatasını çok severdi.
·
Teftişten
önce, müdür ve şirket yetkilisi uzun
uzun konuştu.
·
Bu yazarımız
kültürel ve eğitim konularında da ders verdi.
·
Yiyecek olarak
yalnızca ekmek ve bulgur pilavı var.
·
Binayı güç
koşullarda yaptırmış, ancak bazı odalarını döşeyememişti.
NOT: Sıfat tamlamalarında sıfat çoğul anlamı verirse isim
çoğul eki almaz.
·
Bunca sorunların
altından nasıl kalkacaksınız?
·
İki kardeşler sen
gelene kadar penceredeydi.
·
Senden çok şeyler
öğrendik.
7.ÖZNE
EKSİKLİĞİ
·
Şapkanın ponponu
çok hoş; ama başıma küçük geldi.
·
Kitaptaki hatalar
düzeltildi ve baskıya gönderildi.
·
Balığın pulları
temizlendi ve kızartıldı.
·
İneğin sütü çok
lezzetli, iyi besinler yiyor sanırım.
·
Ağacın dalları
kurumuştu artık kökünden kesilecekti.
8.ÖZNE –
YÜKLEM UYUŞMAZLIĞI
a) Şahıs
Uyumu:
·
Bu kasabaya sen
ve o daha önce gelmiştin.
·
Yeryüzünde bir
sen bir de ben varım.
·
Aslında siz ve
ben iyi anlaşabilirim.
·
Ahmet ve sen
bundan sonra birlikte çalışacaksın.
b) Tekillik-Çoğulluk
Uyumu:Özne, insanın dışında bir
varlığın çoğulu ise yüklem mutlaka tekil olur.
·
Sıfatlar, çekim
eki almazlar.
·
Kelebekler,
sonsuza uçarlar.
·
Kuzular otlakta
oynaşıyorlar.
Öznenin insan olduğu durumlarda; özne tekil ise yüklem
de tekli, özne çoğulsa yüklem tekil veya çoğul olabilir.
·
Futbolcular top
oynuyor.
·
Seyirciler, maç
seyrediyorlar.
·
Annem mutfakta
yemek yapıyor.
c)
Olumluluk-Olumsuzluk Uyumu:
·
Hiçbiri
anlatılanlara inanmıyor, kendi fikrinde ısrar ediyordu.
·
Hepsi dersi
dikkatle dinledi, birbiriyle konuşmadı.
·
Kimse bir yere
kıpırdamasın, yere yatsın.
·
Hiçbiri ödevini
yapmamış, akşama kadar sokakta oynamış.
·
Herkes ondan
nefret ediyor, yüzünü bile görmek istemiyordu.
9.TÜMLEÇ EKSİKLİĞİ
·
Aşkın insan
yaşamına neşe kattığı, mutlu kıldığı bir gerçektir.
·
Sürekli bulmaca
çözer; çok büyük zevk alırdı.
·
Onu
seviyorum,saygı duyuyorum; ama geçinemiyorum.
·
Çocuğu çok ihmal
ediyorsunuz; biraz ilgilenmelisiniz.
·
Konuşmacının
düşüncelerine katılıyor ve destekliyorum.
·
Bu konuda
söylenenlere inanıyor ve her yerde öne sürüyor.
·
Çocuk minik
kediyi seveyim derken eziyet ediyor.
·
Herkes onun bu
davranışına hayran olmuş ve tebrik etmişti.
·
Sahile yaklaşıyor
muyuz yoksa uzaklaşıyor muyuz?
·
Misafirleri
konağa aldık ve etrafı gezdirdik.
10. YÜKLEM VE
EKEYLEM EKSİKLİĞİ
·
Bütün gün
bulaşık; temizlik,ütü ve yemek yapmakla uğraştım.
·
Adam bize iyilik,
biz adama kötülük ettik.
·
Dürüst biri
olduğundan dün de bugün de kuşkuya düşmüyorum.
·
Dün akşamki
partide meyve suyu ve pasta yedik.
·
Size bir hafta
önce de şimdi de aynı şeyi söylüyorum.
·
O, son derece
sakin; fakat herkesin sandığı gibi korkak değildi.
·
Yeryüzünde bir
sen bir de ben varım.
·
Yoksul görünümlü
biriydi, boyu uzun, bedeni de pek biçimli değildi.
·
Oturduğu ev biraz
küçük, şehir merkezine de pek yakın değildi.
11. ÇATI
UYUŞMAZLIĞI
·
Evden çıktıktan
sonra biraz yürüyüp arabaya binildi.
·
Bütün elbiseleri
ütüleyip askıya asılmalı.
·
Bu servet bir
ömür boyu sürekli çalışarak kazanıldı.
·
Bu eserler daha
iyi korunmalı ve bunlara sahip çıkmalıdır.
12. CÜMLEDEKİ
ANLAM BELİRSİZLİĞİ
·
Geldiğini
penceremden gördüm.
·
Yarışmada birinci
olduğuna sevindim.
·
Dün telefon
ettiğinde evde değildim.
NOT: Anlam belirsizliği noktalama
eksikliğinden de kaynaklanabilir.
·
Çocuk
ayakkabılarını kendine ait dolaba koydu.
·
Küçük ağacın
etrafında oynuyor.
·
Taksitlerinizi en
son ayın yirmisinde ödeyebilirsiniz.
13. DÜŞÜNCE VE
MANTIK HATALARI
·
Pırıl pırıl
mehtaplı gecede çiseleyen yağmur bizi etkilememişti.
·
Yiyecek ekmekleri
hatta yemekleri bile yoktu.
·
Komşumuzun oğlu
bırakın liseyi bitirmeyi üniversiteyi bile kazanamadı.
·
Bazı öğrenciler,
değil 105 puan, 120 puan bile alamaz.
·
Yönetmen,
çekilecek olan filmle “Altın Koza” ödülünü kazandı.
14. EK FAZLALIĞI
·
Sınıftaki bulunan
öğrencilerin kitap okumalarına gerek yoktur.
·
Ucu yırtık
yabancı paraların Merkez Bankası dahil hiçbir yerde işlem görmüyor.
·
Yıkanılmadan
yenen yiyecekler sağlık açısından zararlı olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder